Vallahi Milli Eğitim sistemi içinde olumlu bir şey yapmanın imkanı var mıdır bilmiyorum, pek de iyimser değilim doğrusunu isterseniz. Bir Türkçe öğretmeni olarak yapabileceğiniz en faydalı iş Türkçe okumayı öğretmektir. Güzel kitaplar okutun. Adı üstünde ‘oku, lan’ demektir okul. En kalıcı ve en düzgün ve en doğru iş, okumayı ve tabii yazmayı öğretmektir. Bir metni, tercihan uzunca bir metni, sabırla sonuna kadar okumak, okuduğunu anlamak ve ertesi gün sınıfta o metin hakkında derli toplu birkaç söz söyleyebilmek. Bu kitap neyi anlattı? Bu kitapta neyi beğendim? Bu kitapta hangi fikirler bana ilginç geldi, hangilerini beğenmedim, beni neler rahatsız etti? Bunları derli toplu bir şekilde, sözlü ve yazılı olarak ifade edebilmek, bir okulda Türkçe öğretmeninin öğretebileceği en değerli, hatta tek değerli şeydir diye düşünüyorum. Okuduğunu anlamak, okuma disiplinine sahip olmak ve kendini bir mektupta, bir makalede, bir sosyal medya paylaşımında düzgün bir şekilde ifade etmeyi öğrenmek. Budur bir Türkçe öğretmeninin görevi.

Bu görevi yapabilen kaç kişi var? Yüz kişide yarım kişi belki. Milli Eğitim Bakanlığının deli gömleğini giymiş bir kurumda başka türlü olabilir mi? Çok uzağım doğrusu, şartlar nelerdir yeterince bilmiyorum.