Tevrat ne demiş, neden demiş
Pazar Sohbeti
28 Şubat 2021
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Israel Finkelstein ile görüştüm. Kendisi, Torah yazan Detromonistik okul İsrail’in M.Ö. 500’lü yıllardaki siyasi politikasının bir yansıması olarak doğdu diyor. Ne dersiniz, doğru mudur?
Detromonistik ne yahu? Ah, anladım, Defteronomistik demek istediniz. Lugat paralarken biraz daha dikkatli olmak lazım.
Defteronomi, yani Musa’nın İkinci Yasası, Tevrat’ın beşinci kitabı. Finkelstein’in Neil Silberman ile birlikte yazdığı kitaptan burada birkaç kez söz ettim. “The Bible Unearthed”, “Toprak Altından Çıkan Kutsal Kitap” diye tercüme edebiliriz. Çok esaslı, ufuk açıcı bir eserdir. MÖ 9. yüzyılda İlyas Peygamber zamanından başlayıp, MÖ 6. yüzyılda Başrahip Ezra yani Hz. Uzeyr zamanına dek Tevrat’ın tarih anlatısını çağdaş arkeolojik bulgular ışığında değerlendirir ve çarpıcı sonuçlara varır. Tek tanrı fikrinin hangi siyasi gerçelerden doğduğu konusunda benim bugüne dek okuduğum en başarılı çalışmadır. Bu kalibrede bir detektif romanı hatırlamıyorum başka. Okumanızı hararetle tavsiye ederim.
Yahudi şeriatının temeli olan Musa Yasası’nın 7. yüzyılda Yehuda kralı Yehoşua’nın Kudüs Tapınağı’nı ‘onarımı’ esnasında tapınağın bir odasında ‘keşfedildiğini’ bizzat Tevrat bize bildiriyor. Henüz İbrani yazısının olmadığı bir çağda henüz var olmayan bir tapınakta saklanan kitap fikrini iman yardımı olmaksızın sindirmek güç olduğundan, sözkonusu yasanın Yehoşua zamanında yazıldığı sonucuna varabiliriz. Tek Tapınak ve Tek Tanrı sistemi de bu yasayla birlikte geldiği için, bu düşüncelerin de Yehoşua zamanında şekillendiğini var sayıyoruz. Devir MÖ 500 değil MÖ 630’lu yıllardır. İsrael değil Yehud Krallığı’dır. Bu önemli bir detay çünkü kuzeydeki İsrael ile güneydeki Yehud arasındaki rekabet, Finkelstein’ın kitabının en önemli temalarından biri. O bağlantıyı kaçırdın mı, Davut ve Süleyman öykülerinin neyi ifade ettiğini anlamak güçleşir.