Tanrıyı kim yarattı
Pazar Sohbeti
31 Temmuz 2022
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Canlıların yapısı incelendiğinde muhteşem bir tasarım olduğu kolayca fark ediliyor. Bu durumda Tanrı’yı reddetmek ne kadar akıllıca bir tavırdır?
Evet, canlı varlıklarda muhteşem bir tasarım olduğu, inanılmaz, akıllara durgunluk veren bir tasarım zenginliği olduğu apaçık ortada. Peki bu tasarım zenginliğini bir kişiye, bir bilince atfetmek ne kadar mantıklı? Sonuçta Tanrı dediğiniz şey bir kişidir. İnsana benzer bilinç özellikleri olan fakat insandan kat kat üstün olan bir şahıstır. Bu varlık, bu bilinç, doğadaki gibi inanılmaz bir karmaşıklığı tasarlama gücüne sahipse, kendisi demek ki daha da karmaşık bir varlıktır. O varlığı nasıl açıklayacaksınız? Onu kim yarattı? Karınca ve kertenkele ve insan muhteşem bir tasarımsa, bu mahlukları tasarlayan şey daha da muhteşem bir tasarım olmalı. Muhteşem tasarımları ancak bir yaratıcı tanrı ile açıklayabiliriz diyorsanız, o tanrının varlığını nasıl açıklayacaksınız? Bunun ne kadar absürt bir iddia olduğunun farkında mısınız?
Teistlerin bu paradoksa tarih boyunca vermeye çalıştıkları cevaplar silme safsatadır. Tanrı yaratılmamıştır, çünkü tanım icabı tanrı kendi kendini yaratan şeydir deniyor. Bir tanım cambazlığıyla mantıki çelişkinin üstü örtülüyor. Kompleks varlıklar kendiliğinden olamaz demek ki ayrı bir amil lazım diyorsunuz. Sonra da varlıkların en kompleksi yaratılmadı yahut kendini yarattı çünkü tanım öyle diyorsunuz. O yaratabiliyorsa, kertenkele niye kendini yaratamasın?
Canlıların karmaşıklığını evrim biyolojisi, Tanrı hipotezine oranla çok daha başarılı bir şekilde, çok daha rasyonel bir şekilde, çok daha anlamlı bir şekilde açıklayabiliyor. Her şeyi açıklıyor mu? Hayır açıklamıyor. Evrende muammalar var mı hala? Var. Eski Ortadoğu dinlerinin iddiası, madem açıklayamıyoruz demek ki bir tane masal kahramanı bütün bunları yaratmış olmalı. Bir masal varlığı var, kimse görmedi, kimse tanımadı onu, zaten anlaşılması mümkün değil. O masal varlığı cevaplanamayan bütün sorularımızın cevabını sağlıyor.
Bu teoriye oranla, son dört milyar senede yeryüzü adı verilen gezegende yaşamın adım adım evrildiğini söylediğiniz zaman çok daha akla yakın, çok daha ayrıntılı, daha açıklayıcı bir çerçeve sunuyorsunuz bence.
Bence filan değil, açıkça ve tartışılamayacak bir netlikle öyle.