Üç yüz yıldan beri sonu gelmeyen bir tartışmadır. Şöyle bir gerçek var ortada. Shakespeare’in hayatı ve kişiliği hakkında çok az şey biliyoruz. Bildiğimiz şey bir aktör olduğu, taşradan Londra’ya geldiği, bir dönem diğer aktörlerle birlikte bir tiyatro kumpanyası kurup dağıttığı ve çok da öyle parlak bir insan olmadığı yönünde. Öte yandan Shakespeare’in eserlerine baktığınız zaman muazzam bir kültür birikimi görüyorsunuz. O çağın, Rönesans’ın tüm literatürünü derinlemesine tanıyan, Antik Çağlar tarihini yakından incelemiş biri yazmış bunları. Daha önemlisi, siyasetin ve iktidarın tüm sırlarına vakıf birisi. İktidar nasıl bir şeydir? Nasıl elde edilir? Nasıl kaybedilir? İktidar sahiplerinin psikolojisi nedir? Patolojileri nelerdir? Krallar hangi hataları yaparlar? Hangi hayallerle kafalarını bozarlar? Bunları bilen biri. Bakın Macbeth’e, 5. Henry’ye 6. Henry’ye, 3. Richard oyununa, Julius Caesar’a, King Lear’e. Bunlar kral olmak nedir, nasıl olunur konusunda derin bilgisi olan bir yazarın eseridir. Dolayısıyla akla gelen kaçınılmaz soru, bu oyunları acaba başka biri mi yazdı?

Bu sorunun cevabı yoktur. Bu soru sonsuza kadar tartışılıp asla bir sonuca varmayacak olan konulardandır. Bence Bacon’dan ziyade Oxford Kontu’nun yazdığı fikri bir hayli cazip bir tezdir. İddia şudur: Oxford Kontu çok soylu bir aileden gelen, sarayda yetişmiş, fakat daha sonra gözden düşmüş, hapsedilmiş, hayatı tehlikeye girmiş bir insan. Bu oyunları yazdı ve alelade bir oyuncu olan Shakespeare’e para verdi ki bunlar onun eseri gibi görünsün denir. Doğru olabilir mi? Bu konuda kesin bir şey söylemek benim haddim değil.