Sergey Paracanov kimdir
Pazar Sohbeti
6 Aralık 2020
0:00
0:00

anahtar kelimeler

metin

Sergey Paracanov’nun “Narın Rengi” filmini izlediniz mi?
İzledim tabi, çok çarpıcı bir filmdir. 18. yüzyıl saz şairlerinden, ozan ya da, aşık, Sayat Nova vardır. Ermenidir. Ermenice, Türkçe, Farsça, Gürcüce türkü söylemiştir. Tiflis’ten Tebriz’e kadar, yani İran’ın kuzeyine kadar olan coğrafyada gezgin bir aşık olarak yaşamış ve hangi piyasa, hangi dilde şarkı istiyorsa o dilde söylemiş. Bu coğrafyaların sanırım en iyi bir iki halk şairinden biridir. Müziği de güzeldir. Film, bildiğiniz filmlere benzemeyen bir film. Sürrealist bir film. Sayat Nova’nın şiirlerindeki, türkülerindeki imgeler üzerinden çağrışımlarla giden bir film. Mutlaka izleyin derim.
Parajanov ise, aslına bakarsanız adı Sarkis Paracanyan, Sovyetler Birliğinin yetiştirdiği sanırım en orijinal sanatçı desek abartı olmaz. Olağanüstü yaratıcı, müthiş bir espri duygusu olan ve modern dünyada benzerine kolay kolay rastlanmayacak bir duyarlığı olan biri. Tiflisli o da. Sovyetler zamanında muhalif olduğu için akıl hastanesine kapatmışlar, bin türlü eziyet çekmiş. Ancak 1983-84’ten sonra, hayatının son yıllarında biraz rahat bıraktılar. Ressamdır, heykeltıraştır ve film yapımcısıdır. Adeta çocuksu denebilecek bir içtenliği vardır. En doğrusunu Tarkovsky demiş sanırım, “Paracanov yalnızlık suçunu işlemiştir,” demiş. En affedilmeyecek olan suç odur.
Yolunuz günün birinde Erivan’a düşerse, o şehirde kesinlikle görülmeye değer olan tek yer Paracanov’un ev müzesidir. Özgün ve içten ve kelimenin tam anlamıyla ruhen cömert olan bir dahi neler yapar konusunda ders kitabı gibi bir evdir orası. Mutlaka gidin. Filmi de bulabilirseniz seyredin. Filmin orijinali Sovyet döneminde tahrip edilmişti. Ancak çok kötü kopyaları var piyasada. Yazık ama öyle. Gene de seyretmeye değer filmlerdendir.
Unutmadan söyleyeyim, bir de Tiflis’teki Paracanov heykeli var. Metehi Köprüsünden şehre girince sağdaki dar sokaklardan birinde, sarmaşıklarla kaplı eski bir duvardan üstünüze fırlar. Galiba son kırk yılda yapılmış, dünyanın herhangi bir kentinde gördüğüm en başarılı heykel. Görmeden geçmeyin, bence Tiflis’in gizli hazinelerinden biridir.