Rosa Luxemburg’un nesi eksikti
Pazar Sohbeti
18 Eylül 2022
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Hocam, doktora öncesi sözlü sınavda, Rosa Luxemburg’un taşakları yoktu dediğiniz anıyı anlatır mısınız?
1983’te doktora öncesi dersleri bitirdim, tezden önce bir sözlü sınavdan geçmek gerekiyor. Amerikan siyaset biliminin ağır toplarından oluşan üç kişilik bir heyet tarafından imtihan edildim. Sorulardan biri şuydu, zannederim Seweryn Bialer’in sorusu olmalı. 1917’de Rus devriminin başarılı olmasına karşılık 1918’de Almanya’da komünist devrim denemesinin fiyaskoyla sonuçlanmasının sebepleri nedir?
Şimdi, bu sorunun standart cevapları vardır. Rusya’nın köylülüğü, Almanya’da sivil toplumun gelişmişliği, işçi sendikaları, Sosyal Demokrat Parti’nin iç dengeleri, vesaire, bir sürü tırışkadan analiz. Ben üniversitede siyaset bilimi okuduğum dönemde sosyolojik bakış açısına bir savaş açmıştım, bayağı bir dava edinmiştim bu konuyu. Siyasi olayları sosyoekonomik yapılarla açıklama yaklaşımına karşıydım. Bugün de hala aynı kanıdayım.
Cevaben dedim ki, bir, zamanlama yanlıştı. İki, Rosa Luxemburg’un taşakları yoktu. Tabii güldüler. Buyurun açıklayın Sevan Bey dediler. Birincisi zamanlama yanlıştı. Çünkü Rusya’da olan olaylar Almanya’da görülmüş. Yani Rusya’da nasıl karambolden bir devrim yaratıldığını gördüler ve ona göre hazırlandılar. Rusya’dan bir sene sonra aynı sürprizi, aynı şok etkisini yaratamazlardı. Önce Almanya’da sonra Rusya’da olsa pekala Almanya’da başarılı olabilirdi. O zaman belki Rusya’da sonuç alamazlardı. İkincisi Lenin’in taktik dehasıdır. Lenin’in altı ayda, yani 1917’nin Nisan ayından Ekim-Kasım ayına kadar adım adım bütün fırsatları değerlendirip sıfırdan kocaman bir imparatorluğun başına geçmesi büyük bir siyasi deha hadisesidir. Alman komünist liderleriRosa Luxemburg ve Karl Liebknecht’in öyle bir kişiliği yoktu. Rusya’da Lenin, hadi arkadaşlar ihtilal yapıyoruz dedi, 24 saat içinde azınlık olmasına rağmen bütün Rusya’nın işçi ve köylü temsilcilerinin toplandığı Sovyet Kongresini ele geçirdi. Ele geçirdikten bir ay sonra, dur ne oluyor, böyle değildi bizim hesabımız dediklerinde de şak diye kapattı kongreyi. Yüzlerce kişiyi toplayıp hapse attı. Luxemburg’da bunu yapacak o organlar yoktu. O yüzden hadi ihtilal yapıyoruz dediklerinde, ertesi gün üç tane polis memuru kapılarına geldi, kafalarına birer kurşun sıkıp nehre attı cesetlerini. Aradaki fark budur.