Nasıl bağımsız olunur
Pazar Sohbeti
20 Şubat 2022
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Bilginin bu kadar kirlendiği bir çağda hakikatin peşinden nasıl gidebiliriz? En basit konuda bile kerli ferli akademisyenler yalan konuşuyorlar.
Doğrudur, bir felaket tablosuyla karşı karşıyayız. Aklıma gelen tek çare, ekonomik bağımsızlığını kurmaya çalışmaktır. Kazandığın para aklının ve ağzının olduğu yerde olmasın.
Bundan yirmi beş otuz yıl önce, uzun süre sürgünde yaşamış değerli bir muhalif arkadaşımız fırsatı bulup Türkiye’ye dönmüştü. Tansu Çiller hükümeti onay vermiş, hatta bazı projeleri için kamu desteği vaadetmiş. Sevan dedi, gel seninle bir bilmem ne araştırma enstitüsü kuralım. Hükümet para verecekmiş. Ben almayayım dedim, sana da dost tavsiyem, bulaşma öyle işlere. Gel dedim nalburiye pazarlamacılığı yapalım, büyük fırsat var o sektörde. Büyük Alman yapı marketleri yeni yeni giriyorlar Türkiye piyasasına. O işe varım. Nalburiyeden para kazanırız, arkamızı sağlama alırız, ondan sonra muhaliflik mi yapacağız, araştırma merkezi mi kuracağız, o zaman yaparız. İnanmadı bana tabii. Bir iki sene sonra da Türkiye’den kös kös gitti.
Bağımlı olmayacaksın. Üniversitede, kurumlarda, devlet içinde, şirketler içinde olup da hakikatin peşinden koşabileceğini zannediyorsan bu çağda çok feci yanılırsın. Çünkü kurumsal konsensusa tabisin. Kurumunun ve sınıfının kolektif çıkarını akıl ve vicdanın önüne geçirmek zorundasın. Seni besleyen eli ısıramazsın, itemezsin. Tasmalı köpeksin sonuç olarak. Üniversitede hoca da olsan öylesin, devlette memur da olsan öylesin, özel sektörde memur da olsan öylesin.
Bir şekilde o ekonomik bağımlılığını düşünsel faaliyetinden ayırman lazım ki bir hobi olarak, kendi ruh sağlığın için hakikatin peşinden koşmak gibi bir lüksün olabilsin.