Piyasada birkaç gündür dolaşıyor, bir tane vatandaş, Gazali’nin Kıyafetnamesi adını verdiği bir metinden, meme çeşitleriyle kadın karakteri arasındaki bağlantıları irdeleyen bir konuşma yapmış. Bayağı da gülerek yapmış bu konuşmayı. Eğlenmiş bunu yaparken. Bizim bütün sekülerciler, laikçiler ve kemalciler hop oturup hop kalkmışlar. Bu nasıl ahlaksızlık! Meme diyor, iyaaa, örtmenim meme dedi! Bu yobazların hepsi cinsi sapık! Bu devirde ne cüretle meme der?

Gülüç bir şey tabii, hatta iki taraflı bir gülünçlük var ortada. Birincisi, Gazali’nin kim olduğuna dair en ufak bir fikriniz varsa eğer, Gazali’nin Kıyafetnamesi olmadığını bilirsiniz. Gazali, düşünce tarihinin parlak ve derin filozoflarından biridir. Tarihin önde gelen sekiz on filozofu dersen onlardan biri Gazali’dir. Cahile cühelaya maskara olacak biri değildir. Metafiziğe dair, ahlak teorisine dair eserleri var. Bakıyoruz, kıyafetnamesi var mıymış? Yok, öyle bir eseri yok.

İnat edip aramaya devam ediyoruz. Kıyafetname nedir biliyorsunuz. Kıyafet ilmi, eski İslami skolastik ilimlerden biri. Batıdaki karşılığı Fizyognomidir. Yani, hayvanların ve insanların beden özelliklerinden hareketle, kafasının şekli, alnındaki çıkıntı, ayağının büyüklüğü, atın nalının yere nasıl bastığı gibi noktalardan hareketle hayvanın veya insanın huyu, suyu, karakteri, davranışı hakkında sonuçlar çıkarma ilmi. Osmanlı’da 19. yüzyıla kadar hep popüler yayın konularından biri olmuş. Sayısız manzum kıyafetname yazılmış, o ilmin umdelerini vatandaş kolay ezberlesin diye. Aşağı yukarı bugünkü yıldız falı ya da diyet kitaplarının eşdeğeridir. Seviyesi de o seviye. Popüler kültür.

Şimdi sıkı durun. İstanbul Üniversitesi Kütüphanesinde bir el yazması bulmuşlar. Bu el yazması bir risaleler derlemesi. Eskiden böyleydi, paran varsa tutarsın bir kopist, dersin şu, şu, şu yazarların yazılarını çok beğeniyorum. Şu kitap da güzel ama çok uzun, ondan da bir parça al, bir defter haline getir, benden sana bir kese akçe. Üniversite kütüphanesindeki el yazması da 17 tane risaleden oluşan bir derleme. Birinci parça Gazali’nin Kimya-i Saadet’i olduğu için katalogda yazar adı ‘Gazali ve Diğerleri’ diye listelenmiş. O diğerlerinden biri de bizim manzum kıyafetname.

Şimdi, bunu okuyan arkadaşın Gazali’den haberi yok. Öbür tarafta bu ne kepazelik, Müslümanların aklı yalnız çüküne işliyor diyen adamların da Gazali’den haberi yok. Neden sapıklık? Nedir buradaki sapıklık? Efendim demiş ki, küçük memeliler kocasına sadık olur, orta memeliler, şimdi hatırlayamadım, akıllı olur diyelim, büyük memeliler ise şehvetli olur. Bunlar saçma olabilir, belki küçük de olsa birtakım doğruluk payları da olabilir, önemli değil. Fakat bunlar insanların her zaman konuşmaktan ve tartışmaktan zevk aldığı konular. Nasıl bir anlaşılmaz hadisedir ki, yalnız Türkiye’de değil dünyada, “ilericilik” denilen şey, prudishness İngilizcesi, iffet kumkumalığına dönüştü? Herhangi bir cinsel konuda konuşmak çok ayıp! Ahlaksızlık. Sapıklık. Hatta ve hatta — en büyük suç — kadın düşmanlığı!

Ne kadar acıklı bir şey. 1968’den bugüne nasıl bir gerileme yaşadı dünya ki, bugün böyle bir kepazelikle karşı karşıyayız.