Medine Sözleşmesi bugün neye yarar
Pazar Sohbeti
9 Ekim 2022
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Medine Sözleşmesi hakkında düşünceleriniz nelerdir? Hz. Muhammed zamanının çok ötesinde Medine’de farklı etnik ve dini topluluklarla son derecede demokratik bir anayasal vatandaşlık sözleşmesi yapmış.
‘Tıraş’ diyerek geçiyoruz bunu.. Bir kere böyle bir şey yok, çok sonradan uydurulmuş bir öyküdür. Hz. Ömer Sözleşmesi denilen, İslam dünyasında Gayrimüslimlerin statüsünü tanımlayan metin Hz. Ömer zamanına değil, muhtemelen İkinci Ömer dönemine aittir. Net bir şekilde kanıtlandı bu. Emevi belgesidir.
İkincisi, tarih boyunca her topluluk kılıç zoruyla bir başka topluluğa boyun eğdirdiğinde elbette onlarla birtakım şartnameler oluşturur. Şunu şunu yapabilirsiniz, şunu şunu yapamazsınız, şu kadar da haraç ödeyeceksiniz mealinde bir sözleşme yapılır. Yazılı olabilir bu sözleşme, olmayabilir, zımni olabilir, kanun ve anayasa şeklinde formüle edilebilir. Bugünkü İsrail gibi yahut Apartheid dönemi Güney Afrika Cumhuriyeti gibi yerlerde de var bu tür kanunnameler. Ancak idrak etmelisiniz ki bu tür bir sözleşme bugünün dünyasının hukuk anlayışına taban tabana zıttır. Bugünün hukuk anlayışında temel varsayım, insan haklarının mevcut olduğu ve bunun güçlü ile zayıf arasındaki bir kılıç sözleşmesine dayanmadığı fikridir.
Devam edelim. Hz. Muhammed’den 600 sene önce Roma imparatorluğu vardı. Ve Roma İmparatorluğu’nun hukuk anlayışı, evrensellik anlayışı, sizin deyiminizle “demokratik anayasal vatandaşlık” anlayışı, havada karada Müslümanlarınkini aşan bir sistemdi. Roma kanunlarına ayak uydurabilecek olan herkesi zaman içinde Roma yurttaşı yaptılar. Orduda ve sivil idarede her türlü konumu edinmelerine kapı açtılar. Gerçekten evrensel olan bir medeni din kurdular. İslam hukuku açıkça o zirveden geriye vahim bir adımdır.
O yüzden bu tür palavralara pabuç bırakmayın lütfen.