Mecelle neden terk edildi
Pazar Sohbeti
9 Nisan 2023
0:00
0:00

anahtar kelimeler

metin

Cevdet Paşa ve Mecelle hakkında neler söylemek istersiniz?
Mecelle, Tanzimat’ın ruhudur. Ne olduğunu biliyor musunuz Mecelle’nin? 1860’lardaki büyük reform hamlesi esnasında, Osmanlı Devleti’ni komple yeniden kurup Batılı modern bir devlet haline getirmeye çalışırken şu problemle karşılaştılar. Osmanlı medeni hukuku, yani mal mülk, alacak verecek, kiralama, ipotek, evlilik, boşanma, nafaka, vesayet, miras, gibi konulardaki hukuku bir köhne konaktır. Planı projesi, yani yazılı kaynakları tarihin köhne karanlıklarında kaybolmuştur. Yorumlanması, Ortaçağ diyalektiğinin sonsuz labirentlerinde gezinen bir hoca sınıfının tekelindedir. Modernize etmek için bunu kodifiye etmek lazım. Yani içtihatları, tefsirleri, ilkeleri yazılı bir metne dönüştürmek gerekiyor. Tıpkı Avrupalıların yaptığı gibi.
Bunu nasıl yapacağız dediler. Eski hukuku iyi bilen, yani medreseli olan, aynı zamanda modern düşünce tarzları konusunda bilgili ve reforma inanmış olan birine bu işi vermeye karar verdiler. Cevdet Paşa seçildi. Sekiz on yıllık bir süreçte Paşa geleneksel İslam hukuku bazında rasyonel, tutarlı ve mümkün mertebe modern bir hukuk sistemi kurmaya girişti.
Osmanlı modernleşmesinin en cesur, en kapsamlı, entelektüel açıdan en zengin ürünüdür Mecelle. Türkiye’de doğru dürüst hayata geçirilemeden, denenip tashih edilmeden devir değişti. Son cildinin yayınlanmasından tam elli yıl sonra Mecelle çöpe atılıp İsviçre Medeni Hukuku benimsendi. Eski Osmanlı toprağı olan bazı yerlerde Cevdet Paşa Mecelle’si hala Müslümanlar arasında hala geçerli bir hukuk kaynağıdır. Bildiğim kadarıyla Lübnan ve İsrail’de öyle. Yunanistan Türklerinde de sanırım referans metni olarak hala kullanılıyor.
İlginç bir deneydi. Fransa’da Napolyon ne yapmıştı? Ülkenin her bölgesinde ayrı teamüllerle, ayrı içtihatlarla yüz yıllar içinde, adeta üst üste binmiş deniz kabukluları gibi katmerlenerek büyümüş olan hukuk sistemini basit ve rasyonel bir metne dönüştürmüştü. Bunda da çok başarılı olduğu kabul edilir, çünkü Napolyon’un Medeni Kanunu, yani Code Civil, iki yüz küsur yıldan sonra hala Fransa’nın ve Fransa’dan örnek alan birçok başka ülkenin baş tacıdır. Türkiye’de de Tanzimat paşalarının denediği şey, Hanefi geleneği ve Türkiye’nin alışkanlıkları çerçevesinde Napolyon’un başardığının bir benzerini Osmanlı diyarında başarmaktı. Olmadı.