Kürtçenin etimolojisi için ne yapmalı
Pazar Sohbeti
18 Haziran 2023
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Kürtçenin etimolojisini çalışmak isteyen birine tavsiyeniz ne olur? Okulunu okumak gerekli mi bunun?
Yapman gereken ilk ve en temel şey, Kürtçenin yahut Patagoncanın etimolojisi öğreneceksen atman gereken ilk ve en önemli adım, kendini milli davadan arındırmaktır. Çünkü milletinin üstünlüğünü ve ihtişamını kanıtlamak davasıyla bu işe giriyorsan hiçbir yere varamazsın, saçmalar durursun. Bu kararı psikolojik sahada bir kere almış olman lazım. Gerçekten milli önyargılardan kurtulmak çok zor, uzun bir süreçtir, bir disiplin sürecidir. Fakat önce prensip kararını alman lazım: Hayır Kürt milliyetçiliğinin bakış açısıyla değil bir uzaylının bakış açısından, bir Japonun bakış açısında bu konuya bakacağım! Kürt olan ve olmayana eşit derecede hitap edecek bir şekilde hakikati bulmaya çalışacağım. Hakikat aşkından başka hiçbir güç beni yolumdan alıkoymayacak. Birincisi bu. Bu kararı vermek lazım. Bu adımı atmadan olmaz.
İkincisi İranistik yani İran dilleri ciddi bir disiplin, kapsamlı bir disiplin. Anladığım kadarıyla en çok Almanya’da semere vermiş olan bir disiplin. En azından bir kurs almak, en azından bir yıl bir hocanın gözetiminde işin temellerini öğrenmek şarttır diye düşünüyorum. Bazı insan vardır ki sırf okuyarak da kendini eğitilebilir ve geliştirebilir. De, milyonda bir çıkıyor onlar. Eğer onlardan biri değilsen mutlaka bir yıl, iki yıl ciddi bir kurs almak İranistiğin temelleri ve İran dillerinin kıyaslamalı analizini öğrenmen gerek.
Zorlukları olan bir disiplin. Çünkü Kürtçe yazılı kaynak yok. Kürtçe yazılı kaynakların geçmişi çok eskiye gitmiyor. Zengin bir metin korpusu yok. Dilin ne şekilde evrildiği, zaman içinde nasıl aşamalardan geçtiği, son bin yılda hangi basamakları aştığı bilinen bir şey değil. Çünkü malzeme yok. Madem ki tarihi kaynaklar eksik, o zaman belki senkronik kaynaklar üzerine yoğunlaşmak lazım. Yani bugünün diyalekolojisi. Bugünün farklı Kürt diyalektleri arasındaki ses ve anlam ve morfoloji bağlantılarının analizi üzerinden malzeme üretmeye çalışmak gerekiyor.
Türkiye’de Kürt olmayan insanlar genellikle habersizdir bu konulardan. Hatta Kürtçenin bir dil olarak varlığından bile habersiz insanlar var Türkiye’de maalesef. Şu iki temel gerçeği tanımak lazım. Birincisi, bu dil bu topraklarda Türkçeden daha eski zamanlardan beri konuşulmuş, izler bırakmış, köklü, eski ve Türkçe ile hiçbir alakası olmayan bir dildir. Bir İrani dildir. Kitabi konularda kelime hazinesi zayıftır. Buna karşılık günlük hayata, tarımsal hayata, doğaya, savaşa ve saireye ilişkin, yani entelektüel öncesi dünyanın ihtiyaçlarına yönelik şaşılacak kadar zengin ve orijinal bir kelime hazinesi vardır.
Buna karşılık Türkçe’nin aksine, yazılı üretimi çok cılızdır. Türkçe en azından 14. yüzyıl başından beri hayli zengin yazı üretmiş olan, dünyada en çok yazı üretmiş 25-30 dilden biri olan bir dil. Oysa Kürtçenin 20. yüzyıl ortalarından önceki yazı üretimi bir kütüphanenin bir rafını doldurmaz.
Bu iki temel gerçekle yüzleşmeyi başarınca Kürtçenin geçmişi konusunda makul, dengeli bir şeyler üretme ihtimali artar diye düşünüyorum.