Bence dünyada son on yılın en önemli olayıdır Julian Assange’ın ortaya çıkışı ve başının ezilmesi. Bir umut vardı ki internetin icadı, dünyada otorite yapılarını sarsma yönünde ciddi bir adım olacak. Bir devrim olacak. Julian Assange ve WikiLeaks bu devrim ihtimalinin en önemli temsilcisiydi. Böcek gibi ezdiler, hukuk mukuk tanımayız, canımız istediği zaman yok ederiz biz insanı dediler.

İnternet bir özgürlük aracı gibi görülmüştü ilk çıktığında. Bugün geldiğimiz noktada tarihte eşine rastlanmadık bir boyutta devlet kontrolünün aracı oldu. Devletlerin polis teşkilatı tarafından kontrol edilen sözde özel firmalar vasıtasıyla, muazzam bir silaha dönüştürüldü. İran’da olanları görüyorsunuz. İran’da rejime yönelik bir tehdit ortaya çıktığı anda devletin yaptığı ilk iş, interneti kapatmak oldu. Eminim ki dünya devletlerinin hepsi, Türkiye’yi, Çin’i vs. saymıyorum, bunun yanısıra demokratik görünen devletler dahi dikkatle izliyorlar İran’daki deneyimi, çünkü bu yepyeni bir silahın, yeni bir kitle kontrol aracının ilk kez büyük çapta kullanımı oldu. Atom bombası gibi bir bombadır İran’ın attığı şey. İnterneti kapatıyor. Ve birdenbire İran’ın 90 milyon nüfusunun iletişim kanalları yok oluyor. Başka kanal yok. 90 milyon kişiyi bir anda hücreye hapsetme olanağına kavuşuyor devlet. Ve bu, daha işin kaba kuvvet faslı. Çok daha rafine, çok daha tehlikeli yöntemler var bugün gündeme gelen. İletişim içeriğinin kontrol edilmesi, insanların en özel anlarına kadar izlenmesi ve dosyalanması, belli görüşlerin ve belli zümrelerin susturulması, bazılarına ulaşımın engellenmesi, bilgilerin sistemli olarak çarpıtılması, insanların kolay kolay fark etmeyeceği bir şekilde gizlice bilgi zehiri zerk edilmesi, neler neler.

Julian Assange’ın hapsedilmesi, İsveç, İngiltere ve Amerika gibi hukuk devleti olduğunu iddia eden devletler tarafından gözlerini kırpmadan ve sonsuz bir kararlılıkla yok edilmesi, bence yeni dünyanın, yeni çağın en korkunç, en üzücü, en düşündürücü trajedilerinden biridir.

1789’da Bastille’in basılması nasıl devrimin ateşleyici anıydı, 1989’da Ceauşescu’nun yuhalanması nasıl bir dönüm noktasıydı, Assange’ın zindandan kurtarılması bugün öyle bir sembolik değere sahiptir. Tercihan yasal ara yollardan değil, şiddetle gerçekleştirilmeli. Nasıl zorla esir aldılarsa öyle zorla kurtarılmalı Assange bence. Bu bir güç mücadelesidir ve her güç mücadelesinde terazinin öbür yana döndüğü bir sembolik nokta vardır. Assange o nokta olabilir.