İnanca saygı göstermeli mi
Pazar Sohbeti
26 Haziran 2022
0:00
0:00
anahtar kelimeler
metin
Saygınlık, saygı veya saygı duymak kavramlarını biraz açıklayabilir misiniz? Örneğin bir kişinin dinine ve cinsiyet tercihine neden saygı duymak zorundayım? Karşımdakinin tercihlerine bana ne? Karşımdaki kişinin ne yaptığı beni ilgilendirmez ki demek saygı duymak mıdır?
Saygı iki kutuplu bir kavram. Birbirine zıt iki boyutu var. Bir insana saygı göstermenin, onunla medeni ilişkiler içine girmenin birinci şartı, onun özerklik alanına tecavüz etmemek. Bunun kişiye ait bir alan olduğunu ve bu alana girmenin doğru olmadığını anlamak, kabul etmek, içselleştirmek. Ama iki, aynı zamanda saygı şu anlama gelir. Onu dost ve kardeş olarak görmek. Onun sorumluluğunu taşımak. Dolayısıyla onu yanlışlarına karşı uyarmak, aklımızın erdiğince doğruları göstermek, hatta eğer statü olarak bizim altımızda olan birisi ise, gerektiğinde belli oranda güç kullanmak. Bunlar da saygının, dostluğun, kardeşliğin bir gereğidir.
Bu denge hayatımızın her anında karşımıza çıkan zor bir denge. Ötekine nereye kadar karışabilirsin? Nereye kadar dostluk ona yol göstermeyi, onu yönlendirmeyi gerektirir? Nereye kadar ben karışmam kardeşim, senin bileceğin iş? Bunun hassas bir dengesi var ve bu ikisinden birini aşırı noktaya götürürsen, iş saygı alanından çıkar, ya tecavüz alanına girer veya umursamazlık ve hoyratlık alanına girer.
Şimdi bu soruyu sanıyorum Türkiye’de günümüzde çok yakıcı olan bir konu, dini duygu ve düşüncelere, dini önyargılara saygı gösterme bağlamında sordunuz. Haklı olarak pek çok insan, niye diğerinin hurafelerine, batıl inançlarına, gerçek dışı iddialarına saygı göstereyim, niye onu kendimin eşiti ve dostu olarak göreyim sorusunu soruyor. Ki geçerli bir soru, yerinde bir soru. Bu konuda da söyleyeceğim şudur. Dini duygular ve dini yargılar çok derin, çok önemli bir duygusal ağırlık taşıyan şeylerdir. Dolayısıyla normal koşullarda, bunu vurguluyorum, normal koşullarda, insanların dini hissiyatına saygı göstermek prensip olarak doğrudur, şarttır, zorunludur. Kalkıp da, atıyorum, bir Yunan veya Fransız köylüsünün dini alışkanlıklarıyla alay etmek veya ne bileyim Papua Yeni Güney yerlisinin tanrıları için yaptığı adaklara veya törenlere laf söylemek prensip olarak yanlış bir şeydir. Pek çokları için dini töreler ve inançlar aynı zamanda onların atalarına ve mensup oldukları topluma duydukları saygının bir ifadesidir. Bununla dalga geçmeye başlarsan veya bunu aşağılamaya kalkarsan insanları ciddi bir şekilde yaralarsın ve bu da iyi bir şey değil.
Ta ki... onun sana karşı saygısızlığı, edep, saygı, medeniyet sınırlarını aşma noktasına gelinceye kadar. Bugün Türkiye’de yaşanan hadise, özellikle son on yirmi yılda fakat gerçekte çok daha uzun zamandan beri yaşanan hadise, Müslüman dinine mensup olanların, kendilerinden başka herkese hakaret etme hakkını kendilerinde bulmaları ve buna karşı en ufak bir direnci, en ufak bir karşı çıkışı, en ufak bir sorgulamayı, kendilerine yönelik bir tecavüz olarak algılamalarıdır. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Yani gücü ellerinde bulunduran, okulları, medyayı, hükümeti, egemen güç teşkilatlarını ellerinde bulunduran bu insanlar sürekli olarak başka herkese hakaret edecekler, dinsizlere, ateistlere hakaret edecekler, Hristiyanlara non-stop hakaret edecekler, farkına bile varmadan, doğal günlük yaşamlarının bir parçası olarak hakaret edecekler, Yahudilere hakaret edecekler, kutsal kitaplarının sahte olduğunu iddia edecekler, çok tanrılılara hakaret edecekler, Hinduların ineklerine hakaret edecekler. Bununla yetinmeyip, hoparlörle okunan ezan gibi bir aşikar ve yüzsüzce tecavüz eylemini benimseyecekler, bir kere iki kere falan değil yılda 365 gün gün boyunca bunu yapacaklar... Ve karşılığında kendi hurafelerine, kendi saçma sapan inançlarına saygı bekleyecekler. Bu normal değil, olmaz böyle bir şey. Hakarete saygı olmaz.
Özetle... Edep sınırları içinde kalma şartıyla insanların atalarından devraldıkları, kendi kişiliklerinin bir parçası olarak gördükleri, kendi duygusal yaşamlarının kutbu olarak gördükleri şeylere evet saygı göstermek gerekir — eğer onların da sana saygısı varsa. Din adı altında savundukları şeyler çığırından çıkmış bir terbiyesizlik tufanına dönüşmemişse.