Hangi devletler işe yarar
Pazar Sohbeti
19 Şubat 2023
0:00
0:00

metin

Antakya ve Maraş’taki büyük deprem vesilesiyle yazan bir gazeteci dostumuz bir fikir atmış ortaya. Depremzede on ilimizden her biri, dost bir ülkeyle eşleştirilebilir demiş. Hangileri olabileceğini de saymış, ABD, Kanada, Japonya, Kore, Almanya, İngiltere, Fransa, İspanya, İtalya ve üç Benelux ülkesi. Bunlara ek olarak belki Polonya ve Yunanistan. Bunlar hem birbirleriyle hayırda yarıştırılabilir, hem de bir yılın ardından yahut proje bitiminde arkalarında birer hastane, birer ilkokuldan liseye yatılı okul ve 10’ar kişilik birer teknik sorumlu ekip bırakırlar.
İlk bakışta hoş bir fikir. Sonra saydığı ülkelere bakıyoruz. O da ne? Ukrayna Savaşı koalisyonu!
Şimdi, biraz perspektifimizi büyütelim. Son 15 veya 20 yılda, 2008’den bu yana, bilmiyorum aranızda dünya gezenler var mı. Üç tane Batı başkenti değil, dünya, büyük bir yer dünya, Milano, Paris ve New York’tan ibaret değil. Ben epey gezdim. Birinci gözlemim gayet net. Hangi ülkede büyük bir altyapı projesi görseniz arkasında mutlaka Çin vardır. Karadağ’ın bir ucundan öbür ucuna akıllara seza bir otoyol yapıyorlar, baştan sona bir tünel bir viadükt, bir tünel bir viadükt, çok pahalı bir otoyol. Gürcistan’da bütün bir şehir inşa etmişler. 50 bin kişilik komple şehir, sokakları, meydanları, parkları, alışveriş merkezleri. Sri Lanka’da, şurada, burada, inanılmaz boyutta limanlar, demiryolu hatları, köprüler yapıyorlar. 2010’larda iki kere Afrika’ya gittim, başkentler dışında epeyce taşra gördüm. Nerede büyük çaplı bir yatırım görsen mutlaka Çin ekipleri orada. Huy oldu bizde, bir yerde bir büyük yatırım mı gördük, hemen şantiyeye kadar git tabelasına bak. Şaşmaz bir şey. On şantiyenin onunda Çin çıkıyor karşınıza. Cömertçe kredilerle bu işi yapıyorlar. Dünyanın her yerine para döküyorlar, Afrika ve Güney Amerika dahil olmak üzere.
Altyapı yatırımlarında Çin neyse, emlak yatırımlarında Arabistan öyle. Nerede büyük bir inşaat projesi görseniz, yani ne bileyim insanın dudağını uçuklatan gökdelenler, on bin kişilik oteller, evlere şenlik alışveriş merkezleri, ticari yatırımlar, filan, arkasında ya Suudi Arabistan var, ya Katar, ya da Birleşik Arap Emirlikleri. Bilmem izliyor musunuz, Suudi Arabistan’dan son zamanlarda akıl durdurucu yapı projeleri lanse edilmeye başlandı. Belli ki Suudi rejimi talimat vermiş, bugüne kadar yapılmamış büyüklükte projeler düşünün, daha önce yapılmış hiçbir şeye benzemesin demiş. Bir güç gösterisine girişmişler.
Arap sermayesi değilse Rus oligarkları çıkıyor büyük projelerin altından. O olmadı Hint büyük sermayesi bir ucundan işe el atmış. Bütün dünyada böyle. Avrupalılar 2008’den bu yana batık. Yaptıkları bir şey yok. Başka ülkelere sunabildikleri tek şey zincir marketler. Bir de otomotiv yatırımları yapıyorlar. O kadar. Alabildiğine cimri, alabildiğine kısa vadeli kâra yönelik işlere giriyorlar. Bugün üç verelim, seneye dört alalım üzerine kurulu bir kıytırık bir kültür haline gelmiş Avrupa. Paraları yok. Amerika ise bildiğim ve görebildiğim kadarıyla sadece silah satıyor. Başka bir hayrı yok dünyaya.
Şimdi, sade bunlarla dost olun demiyorum. Yunanistan’la Norveç’le dost olunmasın da demiyorum. Ama nasıl bir zihniyettir ki, nasıl bir cehalettir ki, Türkiye’ye yardımcı olabilecek yirmi tane ülke sayarken bir tanesini bile doğru tutturamıyor. Anlatabiliyor muyum size öfkemin nedenlerini? Akıllı gibi görünen insanlar aslında hiç akıllı değil. Dünyaları ezber.